Bilindiği üzere dünyamızda bulunan atmosfer ve yer çekimi koşulları uzaydakinden biraz farklı. İnsan vücudu, yer çekimine ve dünyanın atmosfer sistemine uygun dizayn edildiği için uzaya çıkan astronotlar için işler biraz karışıyor. Bu da vücutta bazı deformasyonlar ve hastalıklar oluşmasına neden oluyor. Nasıl mı? Bunun için önce yer çekiminin insan vücudu için önemine bir bakalım.
Yerçekimi Nedir, Neden Önemlidir?
Yer çekimi cisimleri, insanları, denizi, toprağı, canlıları ve bunun gibi dünyada bulunan bütün oluşumları bir arada tutan bir çekim gücüdür. Yer çekimi olmasaydı dünya üzerinde bulunan her şeyin uzay boşluğuna fırlaması ve bu eksikliğin dünyanın patlamasına kadar yol açması mümkün olacaktı. Bu parçaların uzay boşluğunda ufalanması ve Güneş’in de bizimle aynı kaderi paylaşması kaçınılmazdı.
Peki, Bu Yerçekimi Eksikliği İnsan Vücudunda Ne Gibi Bozulmalara Yol Açabiliyor?
Dünyadaki oluşumların bir arada ve dengede durabilmesi için yer çekimin öneminden bahsettik. Peki, insan vücudunu da bir dünya olarak kabul edersek haliyle içerisinde bulunan organların ve yaşam için gerekli olan sistemlerin de bir arada ve düzenli olması gerekir. Peki, bunu ne sağlıyor? Bunu büyük oranda yer çekimi sağlıyor. Yer çekimi vücudumuzdaki sistemlerin yerlerinde durması ve doğru çalışması için fazlasıyla önem arz eder.
Bunun hakkında bilgi edindikten sonra “Uzay Hastalığı Nedir?” sorusuna geri dönebiliriz. Uzay hastalığı, astronomi ile ilgilenen bilim adamların başına gelen bir meslek rahatsızlığıdır. Sıfır yer çekimi, diğer adıyla söylemek gerekirse mikro yer çekimi koşulları vücutta; uyuşukluk, baş ağrısı, şiddetli baş dönmesi ve bulantı gibi bazı sağlık sorunlarına sebep olabilir.
Bunun yanında yer çekimi eksikliğinden dolayı kaslarda atrofi gözlenir. Yani kullanılmayan kas ufalır ve doğal olarak hacim kaybeder. Bu da birçok kas sistemi rahatsızlığına sebep olabilmektedir. Uzun bir süre uzayda kalmış yani yer çekimsiz ortama maruz kalmış bir astronotun dönüşünde bulunduğu kabinden bile çıkamadığı hatta kemerini açmakta bile zorluk çektiği gözlemlenmiştir.
Uzay hastalığı ilk olarak uzaya çıkan ikinci insan ve şimdiye kadarki en genç astronot (kozmonot) ünvanını almış German Titov’da, yaptığı bir uzay seyahati sonucunda görülmüş ve bilim adamları tarafından ‘uzay hastalığı’ ismini almıştır.